dsc_0117
İstanbul Teknik Üniversitesi desteğiyle Ataşehir Belediyesi tarafından “Ataşehir İlçesi Hava Kalitesinin İzlenmesi ve Modellemesi” çalışmaları kapsamında gerçekleştirilen 'İklim ve Risk Yönetimi' Paneli, önceki gün gerçekleşti Ataşehir Belediyesi ve İstanbul Teknik Üniversitesi işbirliğiyle “Ataşehir İlçesi Hava Kalitesinin İzlenmesi ve Modellemesi” çalışmaları kapsamında gerçekleştirilen 'İklim ve Risk Yönetimi' Paneli, önceki gün Mustafa Saffet Kültür Merkezi'nde yapıldı. Moderatörlüğünü Ataşehir Belediyesi Çevre Koruma ve Kontrol Müdürü Ayten Kartal'ın üstlendiği panele; İstanbul Teknik Üniversitesi Uçak ve Uzay Bilimleri Fakültesi öğretim üyeleri Prof. Dr. Mikdat Kadıoğlu ve Doç. Dr. Hüseyin Toros ile AES Mühendislik Ltd. Şti. Genel Müdürü Kerem Anbarcı konuşmacı olarak katıldı. Açılış konuşmasını yapan Ataşehir Belediye Başkan Yardımcısı Hüseyin Hışman, "Bugün bütün dünyada iklimbilimciler iklimin değiştiği kanaatindeler. Özellikle havadaki karbondioksit ve çeşitli gazların artması gün geçtikçe yaşamın bütün alanlarını olumsuz etkilemektedir. Bu noktada şirketler, yönetimler ve hükümetler gerekli önlemleri almak zorundadırlar. Bu çerçevede bizim 8 yıllık belediye geçmişimize baktığımızda özellikle çevre ile ilgili birçok projeyi hayata geçirmiş olmanın mutluluğunu yaşıyoruz. Özellikle geri dönüşümde gösterdiğimiz etkinlik ve çabalar, hem ekonomik hem de havaya karışan gazların minimalize edilmesi noktasında çok önemli" dedi. ???????????????????????????????????? KÖMÜRE DEĞİL, YENİLENEBİLİR ENERJİYE İHTİYAÇ VAR Ataşehir Belediyesi Çevre Müdürü Ayten Kartal, konuyla ilgili Türkiye'deki çalışmaların 2004 yılında başladığını söyledi.  Kartal, "Hükümetler iklim değişikliğine hep ekonomik bakıyorlar. Açıkçası Türkiye olarak bizim de kafamız karışık. 10'uncu kalkınma planımıza baktığımızda küresel ısınma ile ilgili bir sürü program koymuşuz ama bir yanıyla da fosil yakıtlarımızı, kömür rezervlerimizi sonuna kadar koruyacağımızı söylüyoruz. Öte yandan dünya 22 senedir fosil yakıtları iklim suçlusudur, diyor. Örneğin Trakya'nın kömüre değil, yenilenebilir enerjiye ihtiyacı var. Bu toprakların tarımsal sit alanı olması ve bir an önce bu politik yaklaşımlardan vazgeçilmesi gerekiyor" diye ifade etti. Küresel sermayenin, düşük karbon ekonomisi ya da karbonsuz ekonomiye emeklemediği sürece su savaşları, açlık ve kıtlığın kaçınılmaz olacağını ifade eden Kartal, "Bazen gelişmiş bir ülke olduğumuzu söyleyip,  daha anlaşılabilir ve daha çözüme yönelik yaklaşımlarda bulunuyoruz. Ama bazen de biz gelişmekte olan bir ülkeyiz, bizim paramız yok deyip bu işi başkalarının finanse etmesi gerektiğini söylüyoruz" diye konuştu. dsc_0074 İKLİM DEĞİŞİYOR FAKAT BİZ DEĞİŞMİYORUZ Prof. Dr. Mikdat Kadıoğlu, Türkiye 2020 yılına kadar taahhüt ettiği sele gazı miktarlarını karşılamazsa neler olacağına dikkat çekerek, "Dünya eskiden 150 bin yılda 1 derece ısınırken şimdi ise 150 yılda 1 derece ısınıyor ya da soğuyor. Arada bin kat fark var. Bir şeyler yapılması gerekiyor. İklim değişiyor fakat biz değişmiyoruz. İyi yönde değişmediğimiz gibi kötü yönde değişiyoruz. Bir medeniyet gerilemesi var" şeklinde konuştu. Afetlerin toplumları nasıl etkilediğinden söz eden Kadıoğlu, "Kişi başına düşen su miktarı 1990 yılında 3 bin litre iken 2050 yılında nüfus değişikliği ve iklim değişikliği olduğunu hesaba katarsak 700 litre olacak. Bizim yağmurdan çok, kara ihtiyacımız var. Çünkü kar akıp gitmiyor, dağlarda depolanıyor, toprağı dondan koruyor" dedi. dsc_0076 AZ TÜKET, YENİDEN KULLAN, GERİ DÖNÜŞTÜR Türkiye'de birçok yerde kanalizasyon ile yağmur sularının aynı yere gittiğini söyleyen Kadıoğlu, "Çoğu yerde yağmur suyu ile kanalizasyon farklı yere gitmiyor. Sonra kanalizasyonlar taşıyor" diye konuştu. Ataşehir'de belediye ile işbirliği yapıp çevreyle ilgili birçok projeye imza atacaklarının sinyallerini veren Kadıoğlu, vatandaşın yapması gerekenlerle ilgili olarak şunları söyledi: "Az tüket, yeniden kullan, geri dönüştür." dsc_0004 DAHA SICAK GÜNLERLE KARŞI KARŞIYAYIZ! Şehirlerde kırsal alanlara göre hava sıcaklığının daha fazla olduğunu belirten Kadıoğlu, "Daha sıcak günlerle karşı karşıyayız!" dedi. Kadıoğlu'nun konuşmasının ardından Doç Dr. Hüseyin Toros, hava kalitesi izlenmesinin nasıl bir faydası olacağıyla ilgili bilgi verdi. Havadaki kirletici maddelerden ve bu maddelerin sağlığa olumsuz etkilerinden bahseden Toros, havanın kalitesinin nasıl artırılabileceğini de anlattı. Kerem Anbarcı, Ataşehir'de çok fazla gökdelen ve binanın olduğunu söyleyerek hava kirliliğinin çözümünün rüzgâr olduğunu; rüzgârın çok fazla engellendiğinde olumsuz sonuçlar yaratacağından söz etti. dsc_0053 Panel, konuşmacılara yöneltilen soruların yanıtlanmasıyla sona erdi. dsc_0111 dsc_0100 dsc_0105 dsc_0084 dsc_0089 dsc_0117