Cevat Akova[/caption]
Olmazsa olmaz şartlarımız için, bu böyle olmaz, biz de para kazanmaya geldik, dediler. 2-3 madde hariç üç aşağı beş yukarı mutabakat sağlandı. Biz 30 milyon dolar teminat istiyoruz, o şimdilik 5 milyon dolar teminat verelim, ipotek de vereyim diyor. İpotek olarak vereceği arsa da bizim... Müteahhidin yandaşlarından bir kaç kişi kendi aralarında bir komisyon kurdular. Malikleri baskı altına alabilmek için "Biz buradan karot aldıracağız, karot ile buranın oturulamaz olduğunu ispat edeceğiz, ondan sonra burası yıkılacak zaten, konumuna getirdiler. İnsanlar da, eğer karot aldırılacaksa ortak karar almalı diyor. Komisyon, yönetim kurulundan kopuk bir şey yapamaz. Karot aldırırlarsa ne olur? Eğer adamlarını bulabilirlerse, "çürüktür, oturulamaz" raporunu alacaklar. Bulamazlarsa, zaten gerçeği ortaya koymak mecburiyetindeler. Burası yapıldığı dönemin en üst teknolojisiyle yapılmıştır. Binanın temeli, bir rivayete göre 100 yıl gidebilir. Komisyonu, onların iddiasına göre genel kuru lağvedebilir. Ben de diyorum ki, komisyonu yok sayın. Komisyonu yok saymak için gerekçeler var. Komisyon toplantılarına katıldık. Komisyon, müteahhidin adamıyla, komisyon başkanı arasında yapılan görüşmelerle sürdü. Her seferinde itiraz ettim."
"28 YILLIK BİRİKİMİM..." Sedef Sitesi sakinlerinden Emine Başdüzen de yaptığı değerlendirmede şunları söyledi: "Biz diyoruz ki, şahsi hakkındır, yapabilirsin. Fakat müteahhitle her şeyi sözleşmeyi, protokolü doğru düzgün yapalım. Teminatı alalım. Ondan sonra karotu da alalım. Daha ortada sözleşme yok. Teminatta, kira konularında anlaşmış değiliz. Sadece bir kaç kez görüşme yaptık. Güveniyoruz onlara... Güzel şeyler yapacaklarına inanıyoruz. Ama daha ortada, hazırda bir şey yok. Biraz bekleyin diyoruz. Çürük yapıdır, diye çıktığı anda Çevre ve Şehircilik Bakanlığı'na gidecek. Sistem işleyecek... Bakanlık, böyle bir rapor ulaştı, kendinize dikkat edin, ya müteahhit ile anlaşın ya da ben geliyorum diyecek. Bu karotu alarak, elimizden pazarlık gücümüzü alıyorlar. Kendilerinden milyon kere rica ettik. Burası 28 yıllık birikimim... Komisyon çalıştı, bir ön protokol hazırladı. Ön protokolün imzaya açılmasını istemedik. Diyoruz ki; sözleşme için çalışın, sözleşme için çalışılmadı. Yarın, öbür gün müteahhit ile pazarlık ve mücadele gücümüz olmayacak. Komisyon bilgi verdi. Bazı şeylerin yetersiz olduğunu kendilerine sunduk. Onlar üzerinde de çalışacağız. Bir kere ortada sözleşme yok. Çalışacağız, dediler." "TEK İSTEDİĞİMİZ, GÜVENCE" Mimar Mehmet Uğurlu da çalışmalar yapan komisyonun çarşaf listeyle oluşturulduğuna dikkat çekti. Tek taraflı hareket edildiğini ifade eden Uğurlu da "Site bunu istemiyor diye bir şey yok. Tek istediğimiz, güvence... Bir de binalarda plan notu var. Yıkılsa bile mevcut binadan fazlasını yapamıyor. Daha fazlasını yapmak için Ankara'da plan tadilatına gitmeleri gerekiyor. Bu da o kadar kolay değil. Böyle sıkıntılı bir durumda bir müteahhidin yönlendirmesiyle böyle şeyleri yapmak yanlış, tehlikeli... Doğru bir şey olacaksa varız. Olmazsa, ortada kaldık" şeklinde konuştu. "BİZİM DOĞAL HAKKIMIZ" Sedef Sitesindeki her blokta yaşan bir kat malikinden imza alarak binaların sağlamlığının araştırılmasını istediklerini söyleyen kat maliklerinden Tülay Torlakoğlu da gazetemize açıklamalarda bulundu. Torlakoğlu, devletin kendilerin everdiği yetkiyle gerekli incelemeyi yaptırmak istediklerine vurgu yaparak şunları söyledi: "Bizim doğal hakkımız, devlet bunu vatandaşına git yap diyor. Ben de vatandaş olarak hakkımı kullanıyorum. Bundaki abes durum nedir ben anlayamadım? Ben evime baktıracağım. İsteyen müteahhit gelsin. Hangisiyle anlaşırlarsa anlaşsınlar. Biz, geçen sene de karot aldırmak istedik, yine engellediler. Firmaların kucağına bizi itmeyin, dediler. Tamam itmeyelim, siz istediğiniz firmayla pazarlığınızı yapın dedik. Pazarlıklarını yaptılar, şimdi 180 derece döndüler. Bir senedir bekliyoruz. Artık kanuni hakkımız bizim, yapacağız. Karot almaya gelenler de yapı denetim firmasından. Binalar sağlamasa, o zaman tadilata gireceğiz. Herkes elini cebine atacak, binalarımızı yaptıracağız." Sedef Sitesi yönetimi ise tüm yaşananlardan sonra bir tutanak tutarak Ataşehir Kaymakamlığına başvurdu.