AK Parti Ataşehir İlçe Başkanı AV.M.Naim Yağcı, 16 Nisan'da gerçekleşecek Anayasa Değişikliği referandumu ile ilgili değerlendirmelerde bulundu. Neden 'Evet' dediklerini anlatan Yağcı, "Evet çıkmalı çünkü; hükümet belirsizliklerinin yaşandığı dönemler olmasın. Evet çıkmalı çünkü; koalisyon ortağı yapacağız diye birilerine bu ülke, millet gebe kalmasın. Ülkenin kaynakları doğru yönetilsin ve devamlı istikrar olsun" şeklinde konuştu.
Adalet ve Kalkınma Partisi, Anayasa değişikliği referandumuna neden 'Evet' diyor?
Ülkemizin geldiği durum itibariyle anayasa değişikliği kaçınılmazdır. Bu değişiklik Türkiye Cumhuriyeti'nin temel prensiplerini yönelik değildir. Anayasa paketi, Türkiye Cumhuriyeti'nin; üniter yapısı, bayrağı, sınırları, vatandaşlık hakları ile ilgili hususları değiştirmiyor. Hatta şuan ki anayasada parlamenter sistem gibi gösterilip ancak hiçbir zaman parlamenter sistem olmayan bir yönetim şeklini, Cumhurbaşkanlığı Sistemi ile değiştiriyoruz. 1982 Anayasasına göre Cumhurbaşkanı yetkilerini değerlendirirsek, adeta Başkanlık Sistemine benzeyen yetkiler var. Bu yüzden gerçekleştirilen bu değişiklik kaçınılmazdır. Bu anayasa istikrarı öngörüyor. Bunun için 'Evet' diyoruz. Yasama, yürütme ve yargının tam anlamıyla ayrıştığını düşündüğümüz için 'Evet' diyoruz.
Nisan 2017'de yapılacak referandum 'Hayır' çıkarsa Türkiye ne ile karşı karşıya kalabilir?
Öncelikle şuandaki tablodan 'Hayır' oyunun çoğunlukta çıkacağını düşünmüyorum. Bu sebeple 'Evet' oyunun ülkemiz için hayırlı olacağını düşünüyorum. Sandıktan 'Hayır' çıkmayacak ama sonucu hayırlı olacak. Sistem değişikliği ile ilgili bir anayasa paketi halkın önüne gelmiş durumda. Bu bir parti veya cumhurbaşkanı oylaması değildir. Sistemle ilgili bir tercihin yapılacağı referandumun arifesindeyiz. Evet çıkarsa eğer, güçlü iktidarların önünü açılabilecek. Fakat hayır çıkarsa; güçlü iktidarların olmadığı, koalisyon dönemlerinde yaşadığımız kaos dönemleri olabilir. Hayır çıkarsa, halktan yetki alan bir Cumhurbaşkanı ile yine gücünü halktan alan hükümetin iki başlılığı devam edecek. Bulunduğumuz sistemde aylarca hükümetlerin bulanamadığı dönemler oldu veya Cumhurbaşkanları keyfi olarak parlamento içerisinde hükümet kurma yetkisini kurabilecek kişiye değil de, kendi arzu ettiği kişiye hükümet kurma yetkisini verdi. Yani halk iradesine ters düşen dönemleri de yaşadık. Hayır çıktığında; koalisyonların yaşandığı dönemler devam edecek. Koalisyon dönemlerinde ekonomik, sosyal ve kültürel bunalımlar geçirdiğimiz zamanlar yaşadık. Hatta koalisyon dönemlerinden çıkıp seçime gittiğimizde yeni bir koalisyon dönemine girdiğimiz günleri yaşadık. Sistem işlemez hale geldiğinde yeniden bir askeri vesayet dönemleri ve darbelerle karşı karşıya kalabiliriz. Biz artık bunlarla karşılaşmak istemiyoruz. Evet oyunun da gayesi budur. Hayır oyu çıktığından 70'li ve 90'lı yıllarda neler olduysa aynı şeyleri yaşamaya devam ederiz. Ben umuyorum ki; bundan sonra milletin güçlü geleceğini test edecek olan Evet sonucunun çıkacağını düşünüyorum.
Adalet ve Kalkınma Partisi olarak 'Evet' kampanyanızı halkla buluşturma şeklinizi anlatır mısınız?
'Hayır' cephesinin anayasa değişiklik paketi ile hiçbir ilgisi olmayan sadece algıyı yönetme durumunda bir karalama politikasını yürüttüklerini söyleyebilirim. Bu soruyu neden hayır dedikleri üzerinden cevaplarsam; neden hayır dediklerinin bir izahı bile yok. AK Parti karşıtıysa hayır diyor. Cumhurbaşkanı meclisi feshedebilecek deniliyor, bunların anayasa değişiklik paketi ile hiçbir alakası yok. Toplumun bu gibi bilgilerle beyninin zehirlendiğini ve algısının değiştirilmeye çalışıldığını görüyorum. 2002 yılından bu yana milleti için çalışmış bir parti olarak, bu anayasa değişiklik paketi de ülkenin geleceğinin teminat altına alınması noktasında önemli bir adım olduğunu düşünüyorum. Ülkenin bu sistem ile beraber kalkınmasının daha da hızlı olacağını, hep birlikte vatandaşlarımıza anlatacağız. Yürütmedeki iki başlılık ortadan kalkmış olacak. Güçlü iktidarlar dönemi de yaşanmış olacak. Bir daha koalisyon dönemi ve kaos dönemi yaşanmamış olacak. Bu sebepten dolayı biz anayasa değişiklik paketinin kazanımlarından söz edeceğiz. Evet kampanyamızla ilgili birebir vatandaşlarımızı aydınlatma noktasında bir çalışmamız olacak. Vatandaşlarımızın kafasında bir soru işareti kalmamasını arzu ediyoruz.
Sizin kanaatinizce 'Evet' oylarının yüksek görülmesini sağlayan etkenler nelerdir?
Bu millet bu harekete ve bugünkü liderine güveniyor. Cumhurbaşkanımız %52 oy ile seçildi; fakat toplumsal desteği yüzde 70'ler civarında. Toplumun AK Parti'ye bir güveni var. AK Parti'nin bugüne kadar topluma ve milletin aleyhinde olacak hiçbir eylemin içerisinde yer almadı. Yaşanılan geçmiş olaylarda toplumu gerici ve karanlığa götürme noktasında toplumu kaygılandırdılar. Fakat atılan her adım sonrasında ülke daha da rahatladı. Evet, çıkmasını sağlayan etkenler arasında ülkedeki ötekileştirme düşüncesini tamamen ortadan kaldırdık. Barışı savunduk ve toplumu kavgaya sürüklemedik. Parlamenter sistemde Cumhurbaşkanlığı makamı tamamen sembolik bir kavramdır. Sadece ülkeyi temsil eder. Onun dışında icrayla ilgili bir karar veremez. Ancak bizim yaptığımız Cumhurbaşkanlığı Sisteminde ise Cumhurbaşkanının yetkileri arttırılmış ve denetleme mekanizması ise halk olan bir sistemdir. Yetki bir kişiye veriliyorsa o yetki tam anlamıyla halktan alınmalıdır. Halktan alınmayan yetkilerde demokrasiden söz edemeyiz. Demokrasi adına Evet kararı çok önemlidir. Herkesi korkutmaya çalışan Hayırcı cephenin öne sürdüğü bir diğer madde; Cumhurbaşkanı'nın Meclisi feshetme yetkisi. Böyle bir şey söz konusu dahi olamaz. Eğer böyle bir şey olursa irade ortadan kalkmış olur. Şimdiki sistemde 45 gün boyunca hükümet kurulamadığında Cumhurbaşkanı, Meclisi seçime götürüyor; ama kendisi yerini koruyor. Bu yeni sistemle birlikte ise Cumhurbaşkanı eğer meclisi seçime götürürse kendisi de seçime gitmiş olacak. Verdiğim örneklerle hangisinin daha demokratik bir sistem olduğunu halkımızın kararına bırakıyorum. Bu sistemle temsilde adalet sağlanmış oluyor. Meclisin kapsamı genişlemiş oluyor. Yasama organlarının sadece yasama ile uğraşacağı öngörülen sistemde, demokrasinin çok daha ileriye taşınacağını düşünüyoruz.
Partili Cumhurbaşkanlığı Sisteminde çoğunluğu sağlayarak başa gelmiş bir Cumhurbaşkanı, toplumun tamamını kucaklayabilir mi?
Elbette toplumun tamamının Cumhurbaşkanı olur. Her kesimi de temsil edebilir. Cumhurbaşkanı'nın toplumun tamamını kucaklayamaz gibi söylemlerde bulunanların amacı, sadece kafa bulandırmaktır. O kişilere ise bu soruyu sorduğumuzda cevabını bile verebilecek bir konumda değillerdir. Toplumun her kesimi hizmet almaktadır. Kişi ayırt etmeksizin hizmet etmek bizim asli görevimizdir.
Evet çıkmalı çünkü?
Bu ülke koalisyonlardan çok çekti. Bir daha koalisyonları yaşamamalıyız.
Evet çıkmalı çünkü; hükümet belirsizliklerinin yaşandığı dönemler olmasın.
Evet çıkmalı çünkü; koalisyon ortağı yapacağız diye birilerine bu ülke, millet gebe kalmasın. Ülkenin kaynakları doğru yönetilsin ve devamlı istikrar olsun.
Evet çıkmalı çünkü; millet kayıtsız şartsız iradesini tecelli ettirsin. Bugüne kadar güçlü olan tek partili iktidar dönemlerinde, ülke kalkınmış ve ilerlemiştir.
Evet çıkmalı çünkü; getirilen bu sistemle dışarıdan yönetilen bir ülke olmaktan tam anlamıyla sıyrılmış olacağız. Milleti ikna edemeyen, milletle gönül bağı kuramayan kişilerin, iktidar olma şansı ortadan kalkacak.
Son olarak eklemek istedikleriniz var mı?
Seçime çok kısa bir zaman kaldı. Bu toplumun birliğe, beraberliğe ve kardeşliğe ihtiyacı var. Bu ülke 780 bin km2 alana sahip; bayrağımız ise Türk Bayrağı. Ülkede yaşayan 80 milyon insan var. Ülkemiz adeta bir mozaikten oluşuyor. Farklı kültürlerin bir arada bulunması bizi sürekli zenginleştiriyor. AK Parti döneminde toplumsal barış daha da sağlanmış oldu. Bu ülkede, üzerinde emelleri olanların değil; hakkın olanların iradesi sandığa yansısın istiyoruz.