BU-KARAR-DEMOKRASIYE-DARBE-VURMAKTIR

 

İzmir'de FETÖ/PDY'nin üst düzey yöneticileriyle telefonda irtibat kurduğu iddiasıyla tutuklanıp, Buca Kırıklar F Tipi Cezaevi'ne konulan Urla Belediye Başkanı CHP'li İbrahim Burak Oğuz, nöbetçi mahkemede “suçsuz” olduğuna ilişkin ifade vermişti. CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Faik Öztrak tutuklamayla ilgili olarak, “Belediye başkanımız savcılığın daveti üzerine avukatıyla birlikte İzmir Başsavcılığı'na gitmiş. Bir yere kaçmaya çalışmamış. Hakkında kesinleşen bir hüküm de yok. Son seçimlerde yüzde 67,5 gibi bir oyla seçilen belediye başkanımız hakkındaki bu karar demokrasiye darbe vurmaktır.” açıklamasında bulundu.

 

 

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Sözcüsü Faik Öztrak, Merkez Yönetim Kurulu (MYK) sonrası açıklamalarda bulundu. Öztrak, tutuklanan CHP'li Urla Belediye Başkanı Burak Oğuz'a ilişkin olarak, "Dosyada gizlilik kararı var o yüzden içerik hakkında konuşabilmemiz mümkün değil ama bakıldığında savcılık kendisini Sulh Ceza Hakimliği'ne FETÖ suçlamasıyla göndermiş. Aslında belediye başkanımız savcılığın daveti üzerine avukatıyla birlikte İzmir Başsavcılığı'na gitmiş. Bir yere kaçmaya çalışmamış. Hakkında kesinleşen bir hüküm de yok. Son seçimlerde yüzde 67,5 gibi bir oyla seçilen belediye başkanımız hakkındaki bu karar demokrasiye darbe vurmaktır. Millet iradesini hiçe saymaktır. FETÖ ile kimlerin birlikte yürüdüğü kimlerin yağan yağmurlarda birlikte ıslandığı hepimizin bilgisi dahilinde hususlardır. CHP dün de FETÖ'nün karşısındaydı bugün de karşısındadır. Kimse bu karardan kendine siyasi manevra alanı çıkarmaya heves etmesin. Buna fırsat vermeyiz, başkanımızın yanındayız ve hukuki sürecin takipçisiyiz" dedi.

 

 NE OLMUŞTU?

 

Urla Belediye Başkanı İbrahim Burak Oğuz İzmir Cumhuriyet Başsavcılığı'nın yürüttüğü FETÖ soruşturması kapsamında, FETÖ/PDY'nin üst düzey yöneticileriyle telefonda irtibat kurduğu iddiasıyla tutuklanmıştı. Oğuz, daha sonra Buca Kırıklar F Tipi Cezaevi'ne konulmuştu. Tutuklanan Urla Belediye Başkanı Oğuz, mahkemede verdiği ifadede suçlamaları kabul etmedi.

Örgütün mahrem imamlarıyla telefon bağlantısı kurduğu suçlamasına karşılık Burak Oğuz, “Belediye başkanlığı görevinden önce mali müşavir olarak görev yapmaktaydım. Görevim nedeniyle telefonumda yaklaşık 9 bin kişi kayıtlıdır. Mahrem imam olduğu iddia edilen kişilerle mali müşavirlik işim nedeniyle görüşmüş olabilirim ama hatırlamıyorum. Telefonumda bu kadar fazla kişinin kayıtlı olması ise tamamen işim gereğidir. Kiminle hangi tarihte konuştuğumu hatırlamıyorum” dediği öğrenildi.

 

“BEN ÖZELLİKLE GİTMEDİM”

 

Oğuz’a, yurt dışı gezileri de soruldu. Özellikle Güney Afrika’ya yapılan gezinin sorulduğu Oğuz, “Güney Afrika gezisine İzmirli başkanlar katıldı. Ben özellikle gitmedim” dedi.

 

Ayrıca örgütün en çok okulunun bulunduğu Rusya’ya bağlı Başkurdistan Özerk Bölgesi’ne yaptığı gezi de Oğuz’a soruldu. Oğuz, ziyaretin Uluslararası İş Birliği Forumu’na katılmak için gerçekleştirdiğini ve herhangi bir örgüte ait okula ziyarette bulunmadığını söylediği öğrenildi.

 

 ‘OĞLUM FETÖ’CÜDÜR’ İDDİALARI 

 

Başkan Oğuz’un babasının, 31 Mart yerel seçimlerinden önce CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nu telefonla arayarak, “Benim oğlum FETÖ’cüdür, onu aday gösterirseniz sizin için sıkıntı olur” şeklindeki iddialar üzerine Oğuz’a, ‘Babanla görüşüyor musun?’ diye soruldu. Oğuz’un, “1991 yılında kardeşimi kaybettim. O dönemde babamla annemin arası açılınca aramıza küslük girdi. Ardından sorunu giderdik ve barıştık. Bunun dışında başka bir sebepten dolayı görüşmeme durumu söz konusu değil” diye konuştu.

 

SUÇ UNSURUNUN OLUŞMASI İÇİN…

 

 

Öte yandan, Oğuz’un Avukatı Umut Köroğlu, karara 7 gün içinde itiraz edeceklerini belirterek, “Bize göre ‘silahlı terör örgütüne üye olmak’ suçunun unsurları oluşmamıştır. Yargıtay’ın verdiği kararlar bellidir. Bu kararlara göre, suç unsurunun oluşması için Pensilvanya ziyareti, örgüte ait bankaya para yatırma, örgütün medya kuruluşlarına üye olmak, ByLock kullanmak, sosyal medyada örgütü övücü paylaşımlar yapmak. Müvekkilimizde bunların hiçbiri yok. 17-25 Aralık öncesi yapılan görüşmeler veya bu görüşmelerin kiminle yapıldığı hatırlanmayabilir. Bu bir suç unsuru değildir. Şu anda bir bilgi kirliliği var. Bize soruşturma açısından bazı sorular soruldu. Bunlar da soruşturma aşamasında sorulması gereken sorular. Bu sorular sorulduğu için müvekkilim suçlu olarak kabul edilemez. 7 gün içinde tutukluluk kararına itiraz edeceğiz” dedi.

 

 

KAYNAK: SÖZCÜ, DHA, AA, CUMHURİYET

ATAŞEHİR’DE GÜNDEM