DSC_0255
Cumhuriyet Halk Partisi Ataşehir İlçe Başkanı Hakkı Altınkaynak, 16 Nisan'da gerçekleşecek Anayasa Değişikliği referandumu ile ilgili değerlendirmelerde bulundu. Neden Hayır dediklerini anlatan Altınkaynak, " Bir kişinin inisiyatifine bağlı olarak seksen milyonluk ülkeyi terk edemeyiz. Bu ileride ülkemiz için büyük sıkıntılar yaratır. Meşruiyet parlamentodur. Yetkisini tam kullanan bir parlamento olmalıdır. Yeri geldiğinden cumhurbaşkanına da başbakana da görevlerini hatırlatan güçlü bir parlamenter sisteme ihtiyaç vardır" diye konuştu. DSC_5424 Cumhuriyet Halk Partisi Anayasa Değişikliği Referandumunda neden 'Hayır' diyor? İlk olarak demokrasi ve cumhuriyet kavramını çok iyi bilmemiz lazım. Cumhuriyetin kuruluşu ile birlikte parlamenter sisteme girdik. Bu, hem özgürlükler bakımından hem ekonomi bakımdan demokratik toplumlarda daha rahat nefes alabilecek rejimin adıdır. Bugüne kadar dünya tarihinde demokrasiden başka daha iyi bir rejim bulunamamıştır.. Böyle bir süreçte demokrasiye ara verelim ve bütün yetkiler bir kişide kalsın, toplum adına bir kişi düşünsün, bir kişi istediği kararı versin, hakimleri ve yargıçları da bir kişi atasın, parlamentoyu da bir kişi atasın,  çıkarılan kararname ile bir gecede ülkenin kaderini değiştirebilsin gibi durumlar hiçbir demokratik anlayışa uygun değildir. Bir diğer hususta demokrasi zaten güçler ayrılığıdır. Yargının, yürütmenin ve yasamanın birbirlerinin konularını bağımsız olarak denetleyen rejimin adıdır demokrasi. Yargı benim ayağıma pranga oluyor, ‘’istediğimiz yasayı istediğimiz şekilde çıkaramıyoruz’’ gibi söylemler olduğu zaman demokrasiden söz etmek mümkün değildir. Türkiye tarihinde ilk defa en sağdan en sola bir yelpaze içerisinde, toplumun bütün katmanlarının önemli bir kısmı bu gidişata hayır deme ihtiyacı duyuyor. Çok zor şartlarda bir araya gelmesi mümkün olan gruplar, ülkenin kaderi için bir araya gelmiştir. Vicdanlarının sesini dinleyen bu kişilerle beraber referandumda hayır diyeceğizBu bir Cumhuriyet Halk Partisi, Saadet Partisi veya Milliyetçi Hareket Partisi’nin meselesi değildir. Bu bir Türkiye meselesidir.  Sandıklarda; vicdan sahibi, ülkenin geleceğini düşünen,  aydınlık Türkiye umutlarını asla suya düşürmeyen insanlar hep bir ağızdan bu duruma hayır diyorlar. Herkesin özgürce bir Türkiye yaratabilmesi, ancak demokratik parlamenter sistem ve güçler ayrılığıyla mümkün olabilir. Bu sebeple En sağdan en sola her kesimin hayır demesi gerekiyorAnayasada eksiklikler vardır, ama bu eksiklikler giderebilir. Fakat bu sistemi atalım ve yerine ne olduğu belli olmayan, kendilerine göre uydurdukları ve kişiye göre ısmarlanan bir anayasayla, bu ülkenin geleceği büyük bir tehlike altındadır. Onun için referandumla oylanacak tek kişilik rejime hayır diyoruz. 16 Nisan 2017 de yapılacak referandumdan evet çıkarsa Türkiye ne ile karşı karşıya kalabilir? Toplumun birçok kesimi anayasa teklifine hayır diyor. Şöyle bir örnek verecek olursam; bugüne kadar CHP’ye hiç oy vermemiş insanlarla konuştum. Kurdukları cümleler şöyleydi. 'Bu seçimde Cumhuriyet Halk Partililerle birlikte ülkemin geleceği için hayır oyu kullanacağız. Bir kişiye bütün varlığımızı ve ülkenin kaderini teslim edemeyiz. 1.Dünya Savaşı’nda başkomutan vekili Enver Paşa’nın Osmanlı İmparatorluğunu ne hale getirdiğini ve hangi felaketlere soktuğunu biliyoruz. Tarihte ve günümüzde tek adamlılığın, ülkeleri sürüklediği böylesi kötü tecrübeler yaşanmış iken tekrar demokrasiden ve parlamenter sistemden vazgeçip tek adamlılığı tercih etmek akıl işi değildir. Buna rağmen Evet, çıkacağını  tahmin etmiyorum. Böyle bir şey çıkarsa da Türkiye’nin hayrına olmayacağını düşünüyorum. Bu durum ülkemizde sıkıntılı günler yaşatacaktır. Demokrasi açısından ağır bedeller getirebilir. En iyisi yolun başındayken hep beraber bu gidişata hayır demeliyiz. Böyle olursa iktidar da şapkasını önüne koyup bir daha düşünecektir. Cumhuriyet Halk Partisi olarak ‘Hayır’ kampanyanızı halkla buluşturma şeklinizi anlatır mısınız? Siyasi açıdan bu durum bir oy isteme olmadığı için çok rahatız. Genel başkanımızın da talimatıyla ilk amacımız önce vatandaşlarımızı dinlemek. Öncelikle vatandaşa gidiyoruz ve bu ülkenin bir ferdi olarak bizim kadar onların da sorumluluk sahibi olduğunu, onların düşüncelerinin bizler için çok önemli olduğunu belirtiyoruz. Biz sokakta vatandaşı dinlediğimizde vatandaş ‘’artık vicdanımızın sesini dinleyerek hareket edeceğiz, bu gidişat doğru değildir, bu durum ülkemizin geleceği için hayırlı değildir’’ diyor. Sizin kanaatinizce Hayır oylarının yüksek görülmesini sağlayan etkenler nelerdir? Bu süreç içerisinde yurttaşlara doğru yaklaşmak lazım. “Sen bu anayasayı bilmiyorsun” gibi söylemler yerine, hep beraber yürüyoruz  Ülkemize ve demokrasimize sahip çıkın size ihtiyacımız var yaklaşımıyla hareket ediyoruz. Bu durum sadece CHP’nin sorunu değildir. Bu ülkede akıl ve vicdan sahibi insanların sesleri, bizim işlerimizi kolaylaştırıyor. Vatandaşlarımız hangi partiye oy verirse versin birlikte hareket ediyor olması çok önemli. Sol kesimdeki insanlar da sağ kesimdeki insanlarda aynı dili kullanıyor. Kullanılan dil ise, “ Sakın gerginlik yaratmayalım, herkes kendi hayırını kendi çevresiyle bölüşsün, kimse kimsenin alanına girmesin ve kimse de kimseye akıl vermesin” .  Kimseye akıl verme gibi ne hakkımız ne de haddimiz var. Ayrıca oylara sahip çıkma konusunda CHP, merkezi bir konumdadır. Sandıklara yansıyan halkın iradesine kendi namusumuz gibi koruma içgüdüsüyle davranacağız ve buna sahip çıkacağız. DSC_0255 İktidarın savunduğu çift başlılık sorununa çözüm olarak getirilen bu sisteme karşı çıkma nedenlerinizi açıklayabilir misiniz? Dünya’nın pek çok yerinden örnek verecek olursam; Felipe Gonzalez İspanya’da on sene iktidarda kaldı, Almanya’da Kohl dönemi yaklaşık on beş sene sürdü. Peki, sonunda ne oldu bu ülkeler, çağ atladı. Zenginliklerini ikiye üçe katladı. Ama bizde durum böyle olmadı. Geçenlerde gerçekleşen seçimde Almanya iki saatte Cumhurbaşkanı’nı belirledi. Bizim ülkemizde ise her gün gündem konusu. Çünkü bizim Cumhurbaşkanlarımız tarafsızlığı göze almıyorlar. Kimsenin bu ülkede vatandaşları ikiye ayırmaya hakkı yok. Ülkemiz dünyanın en zor coğrafyasında. Geçmiş dönemlere baktığımızda da bütün medeniyetlerin bizim topraklar üzerinde gözlerinin olduğu görülmektedir. Ayakta kalmamızın en önemli faktörlerinden bir tanesi de güçlü bir demokrasi anlayışımızın olmasıdır. Tek adamlık rejiminde ise bu olmaz. Ayrıca tek adam ile yönetilen ülkelerin hallerini görüyoruz. Hayır, çıkmalı çünkü? Ülkemiz nefes alacak. Bugüne kadar nerede eksikliklerimiz var onları görüp yeniden toparlama şansımız olacak. 80 milyonluk ülkenin kaderi Bir kişinin inisiyatifine bırakılmamış olacak. Aksi yönde bir durum ileride ülkemiz için büyük sıkıntılar yaratır. Meşrutiyet parlamentodur. Yetkisini tam kullanan bir parlamento olmalıdır. Yeri geldiğinden cumhurbaşkanına da başbakana da görevlerini hatırlatan güçlü bir parlamenter sisteme ihtiyaç vardır. Adaletin olmadığı hiçbir ülkede huzur olmaz. Adalet için hayır demeliyiz. Basının sansürlenmesine dur demek için hayır demeliyiz. Evet demek kolay ama hayır demek her baba yiğidin harcı değildir. Son olarak eklemek istedikleriniz var mı? Bütün yurttaşlarımız idaresini ve inandığı davasını sandığa yansıtmalı. Sandıkta yurttaşlarımızın oylarına sahip çıkmak da bizim namus borcumuzdur. Seçim günü CHP olarak sandıkların başında ayrılmayacağız. Yılgınlığa yer yok.  Emek verilmeden elde edilen demokrasi, demokrasi değildir.