77911
16 Nisan'da gerçekleşecek referandum için bir araya gelen İstanbul Meslek Odaları, fikirlerini basına paylaştı Anayasa değişikliğine ilişkin referandumda görüş ve düşüncelerini açıklayan İstanbul Meslek Odaları Koordinasyonu'nun toplantısı iki bölümde gerçekleşti. İlk olarak kurum temsilcilerinin görüşlerinin yer aldığı oturum da, ikinci bölüm olarak da ortak açıklama metni okundu. Görüş birliğinden çıkan karar ise, "Anayasa değişikliğini bu haliyle kabul etmemiz mümkün değildir" oldu... cevahir-efe '16 NİSAN’DA EVET ÇIKARSA BİZ MESLEĞİMİZİ YAPAMAYACAĞIZ' İstanbul Baro Başkanı Mehmet Durakoğlu'nun konuşmasıyla başlayan toplantıda Durakoğlu, " Bu dönemecin yaşamsal olduğunu savunuyoruz. Bu nedenle tavrımızı net olarak ortaya koyuyoruz.  16 Nisan’da evet çıkarsa biz mesleğimizi yapamayacağız” diye konuştu. 16 Nisan’da “Evet” çıkarsa Türkiye’nin hukuk devleti olamayacağını söyleyen Durakoğlu, “Türkiye’de yargı, tarafsız ve bağımsız olamayacak.  Hukuk devletinden ve demokratik devletten söz edilmesi mümkün olmayacak. Çünkü yargı tarafsız ve bağımsız olmayacak. Kuvvetler ayrılığı ilkesinin yok edildiği, iptal edildiği bir ortamda asla demokrasiden söz edilemez” dedi. İstanbul Baro Başkanı Durakoğlu'nun ardından konuşan İstanbul Tabipler Odası Başkanı Selçuk Erez ise, "80 milyonu tek adamın iki dudağı arasına bırakamayız. Tek adamlığa kesinlikle 'Hayır' diyoruz. Bu kişi ne kadar zeki olursa olsun yine de 80 milyonu bir kişinin düşüncesine göre yönlendiremeyiz. Bu kişi Einstein olsa bile 'Hayır' denmeli... ‘REFERANDUMDA ‘EVET’ ÇIKARSA TÜRKİYE YÜZYIL GERİYE GİDECEK’ Diş Hekimleri Odası Başkanı Turhan Atalay, Başbakan Binalı Yıldırım’ın “iki başlı yönetim olmaz” açıklamasını eleştirdi. Yıldırım’ın Meclis’i hiçe saydığını vurgulayan Atalay, “Bu ülkenin insanları ona oy vermiş ve Meclis’te onu başbakan olarak seçmiş, kurduğu hükümete de güvenoyu vermiş. Ama Binalı Yıldırım Meclisi hiçe sayıyor.  Referandum Türkiye’mizi en az yüzyıl geriye götürme riski olan bir referandumdur. Bu nedenle, sağduyulu olan insanlar olarak ‘Hayır’ demeliyiz. Çevremizde ne kadar kararsız insan varsa ‘katmerli bir hayır’ için ikna etmeliyiz” dedi. TMMOB İstanbul İl Sekreteri Cevahir Efe Akçelik, “Kapalı kapılar ardında kimin hazırladığı belli olmayan, alelacele Meclis’in gündeminde kavga gürültü ile geçirilmiş, toplumda  belli bir mutabakat sağlanmadan, hiç kimsenin görüşü alınmadan bir Anayasa OHAL koşullarında  önümüze getirilerek tercih yapılması isteniyor. Bu anayasa değişikliği açıkça tek adam rejimine doğru sürükleyecek. İşsizliğe, ekonomik krize, sosyal güvencesizliğe herhangi bir çözümü olmayacak. Meslek ve meslek alanlarında da sorunların çözümünde yararı olmayacak” dedi.

Barış ve kardeşliğin egemen olması gerektiğini vurgulayan Veteriner Hekimler Odası Yönetim Kurulu Üyesi Necati Bozkurt, " Cumhuriyetin kazanımları ve değerlerine sahip çıkmalıyız. Ülkede bir sevgi yumağını geliştirmemiz gerekiyor. Ülkede yaşayan bütün insanların uzlaşabileceği bir anayasayı hayata geçirmeliyiz” dedi. BU DEĞİŞİKLİK MAGNA CARTA ANTLAŞMASI’NIN BİLE ÇOK GERİSİNDE Geleceğimiz İçin Muhasebe Yap Platformu adına söz alan Erol Demirel “Bu anayasayı hazırlayanlara şunu söylemeliyim ki, 800 yıl önce imzalanan Magna Carta Anlaşması’nın bile çok gerisinde. Önümüze konan bu metne baktığımızda, 800 yılın gerisine gidildiğini görüyoruz.  OHAL şartlarında yaşıyoruz. Bilim adamlarının, gazetecilerin  tutuklu, hâkimlerin ve savcıların sustuğu ülkede yeni bir Anayasadan konuşuyoruz. Anayasa değişikliğini bu haliyle kabul etmemiz söz konusu değildir. Kabul etmemiz imkansızdır” şeklinde konuştu. 'TBMM BU REFERANDUM SONUCUNDA EVET ÇIKARSA ADETA YOK EDİLECEKTİR' Koordinasyon adına basın metnini İnşaat Mühendisleri Odası (İMO) Sekreteri Hüseyin Demirdizen “Hedeflenen anayasa değişikliği metni hazırlanırken toplumsal uzlaşma aranmamış, 2 parti kapalı kapılar ardında bu taslağı hazırlamış, Mecliste bile detaylı görüşülmeden halkımızın önüne getirmiştir. Hazırlık sürecinde yok sayılan TBMM bu referandum sonucunda evet çıkarsa adeta yok edilecektir.  15 Temmuz darbe girişimi sonrası her yere “Egemenlik Milletindir” diye yazıldığı halde, hazırlanan bu anayasa değişikliğiyle egemenlik tek kişiye teslim edilmek istenmektedir” dedi.