AKP iki gümrük düzenlemesiyle sınırlarda kontrolsüz para akışının yolunu açtı. Suriyeli muhalifler TL’ye geçerken Türkiye’den para giriş çıkışı kolaylaştı. Düzenleme terör örgütlerinin para giriş çıkışı yapmasına imkân veriyor.
AKP, dünya kamuoyuna IŞİD’e savaş açtığını ilan ederken, seçim öncesi ve seçimlerin hemen ardından getirdiği iki gümrük düzenlemesi Türkiye sınır kapılarını terörün finansmanına açtı.
Cumhuriyet’tin haberine göre, gümrüklerden nakit para giriş çıkışıyla ilgili yapılan düzenlemeleri Suriyeli muhalif grupların TL’ye geçişi takip etti. Bu da akıllara düzenlemelerin odağında Suriyeli muhaliflerin olup olmadığı sorusunu getirdi.
Kaynak sorulmuyor
Bakanlık, genelgelerin “sadece ve sadece girişi serbest olan paraları ilgilendirdiğini” açıklasa da, düzenlemeler, kaynağı ile ilgili herhangi bir kısıt olmadığı için IŞİD’den Nusra’ya pek çok terör örgütünün sınırdan para giriş çıkışı yapmalarına olanak tanıyor.
MİT tırlarında Suriye’ye giden silahlarla ilgili de AKP önce ilaç ve gıda yardımı yolladıkları iddiasında bulunmuş, daha sonra silahların Türkmenlere gönderildiğini öne sürmüştü. Ancak silahların Suriye’deki terör gruplarına gittiği ortaya çıkmıştı.
Art arda iki genelge
Gümrük ve Ticaret Bakanlığı, 15 Nisan’da yaptığı genelge değişikliğiyle gümrük giriş noktalarından hiçbir beyanda bulunmadan yurda nakit para getirilmesine imkân tanıdı.
Seçimlerden bir gün sonra ise 25 bin TL ve 10 bin Avro kadar paranın, yolcu beraberinde nakit olarak çıkarılması serbest hâle getirildi.
Genelgelerin ardından Suriyeli “muhalifler” kontrol ettikleri bölgelerde TL kullanmak için plan hazırladıklarını duyurdu. 8 Temmuz’da çıkan haberlerde Suriye ekonomisini yıpratmak isteyen muhalif grupların Suriye Lirası yerine Türk Lirası kullanma kararı aldığı belirtildi.
Konuyla ilgili sorularımızı yanıtlayan eski bir üst düzey Merkez Bankası yetkilisi, muhaliflerin TL’ye geçişiyle gümrük kısıtlamalarının kaldırılmasının birbiriyle bağlantılı olduğunu söyledi.
Bankacılık sistemi yok
Yetkilinin anlattığı trafiğe göre, Türkiye’de yerleşik olmayan üçüncü ülkelerin vatandaşları TL’ye güveniyorlarsa, sattıkları mal ve hizmetler karşılığında, eğer kendi ülkelerinde de kısıt yoksa TL kullanabilirler. Bu demek oluyor ki IŞİD, Nusra, Kobani ya da Esad rejiminden gelip Türkiye’de TL üzerinden işlem yapabilirler. Gümrükten geçişlerde de paranın kaynağını ispatla gibi bir kısıt olmadığı için ellerindeki malı satarak ya da içeriden aldıkları finansal destekle Güneydoğu illerinde dikkat çekmeden alışveriş yapabilirler.
Örneğin Kuzey Suriye’nin bir bölgesinde zeytinyağı ihraç ediliyor. Karşılığında TL kabul ediliyor. Bu parayla Gaziantep’ten bot, elbise, un, makarna, tuz vs ithal edilebilir. Suriye’de bankacılık sistemi çalışmadığı için getirilen düzenlemelerle nakit üzerinden kolaylık sağlandı. Grup halinde IŞİD ya da ÖSO’ya katılacaklar, Kilis’ten Gaziantep’ten ihtiyaçlarını alabilir. Savaşanlara ayakkabı lazım, yiyecek içecek lazım. Uzun vadede bölgede ne olur biter bilmiyoruz ancak o döneme dek TL kullanımı yüzde 60-70’e ulaşırsa kurulacak yeni hükümetin isteği dâhilinde para politikası Türkiye’ye tabi olabilir. Gümrük ihtiyaçlarını karşılamak üzere TL kullanıyor. Petrolü bir şekilde dolarla uluslararası piyasada satıyordu. Şimdi doların yerini TL alıyor.
Suriye’deki terör gruplarının Türkiye’deki destekçileri de bu genelgelerden faydalanarak finansman desteği sağlayabilir. Merkez Bankası’nın emisyon hareketlerine baktığımızda Güneydoğu’da emisyon hacminin son dönemde artış gösterdiğini görüyoruz. Emisyon, Merkez Bankası tarafından basılan kağıt ve metal paranın toplamına deniyor.