MHP Ataşehir İlçe Başkanı Oğuz Sarul, 1 Kasım'da yapılacak erken seçim öncesi gazetemize açıklamalarda bulundu.
MHP Ataşehir İlçe Başkanı Oğuz Sarul, erken seçim öncesi gazetemize açıklamalarda bulundu.
Sarul ilk olarak 7 Haziran Genel Seçimleri sonucu ortaya çıkan tabloyu da değerlendirdi.
Sarul, 7 Haziran Genel Seçimleri'nde iktidar partisinin oy kaybettiğine dikkat çekerek "Sonuç koalisyonu gösterdi. Başbakan Davutoğlu 7 Haziran sonuçlarını değerlendirirken, sonucu kabul etmelerinin mümkün olmadığını ifade etti. Daha ilk günün akşamı erken seçimi telaffuz etti. Cumhuriyet Halk Partisi ile 30 gün koalisyon görüşmeleri yaptılar, bir sonuç alınamadı. Koalisyon teklifinde bile bulunmadılar. Genel Başkanımız seçim sonuçlarının koalisyonu gösterdiğini, geniş tabanlı bir hükümet kurulabileceğini, bundan sonuç alınmazsa elimizi taşın altına koyacağımızı belirtti. MHP’nin kırmızı çizgileri olduğunu ifade etti. 13 yıllık süre zarfında çok büyük yolsuzluklar yapıldı. Genel Başkanımız, memleketi soyanların yargı karşısına çıkması gerektiğini ifade etti. MHP’ye yüzde 13,6 oy veren seçmenin isteği de buydu. Cumhurbaşkanımız bir siyasi parti lideri gibi davrandığı için de anayasal sınırlarına çekilmesini istedik. MHP'nin kendi parti istekleri dışında memleketin temel sorunları hakkında, 4 tane konuda istekleri vardı. Davutoğlu ile görüşme gerçekleşti. Davutoğlu, seçim hükümeti kuralım dedi, genel başkanımız kabul etmedi. Saraydan aldığı emirlerle memleketi erken seçime götürmek istiyorlardı ve erken seçim kararı alındı. Memleket buhrandayken şahsi isteklerden ziyade memleketi düşünüp ona göre çalışma yapmak lazımdı. Genel Başkanımızın sık sık ifade ettiği, onların çözüm süreci dediği bizim çözülme süreci dediğimiz süreçte genel başkanımızın söylediği her şey çıktı. Bugün sandık birleştirme talepleri gösteriyor ki AKP hükümetinin 13 yılda memleketi getirdiği son nokta ortada. Binlerce şehidimiz var. Bunların hepsinin çözümü var ancak bir kişinin ihtirası yüzünden hükümet kurulamıyor ve seçime gidiyoruz" diye konuştu.
Sarul, özellikle savaş nedeniyle ülkelerini terk eden Suriyelilerin Avrupa ülkelerine gitmek istemesiyle ilgili de değerlendirmelerde bulundu: "Milyonlarca Müslüman, Hristiyan ülkelere gidiyor. Bizim alnı secdeye değen yöneticilerimiz evlerine bu Müslümanlardan niye almazlar? Bu İslamiyetin mi yoksa Hristiyanların mı geliştiğini gösterir? Bir Müslümanın bir Hristiyan ülkeye gitmesi, geleceğini orada görmesi kadar beni üzen bir şey yok. Biz Müslümansak İslam âlemine sahip çıkmamız gerekiyordu. Suriye’yi, Irak’ı, Mısır’ı, Libya’yı, Tunus’u daha güçlü kılacak, insanların refah içinde yaşadığı politikaları desteklememiz gerekiyordu."
Sarul, seçim çalışmalarıyla ilgili de şunları söyledi: "Toplumda MHP’ye büyük ilgi var. Kısa bir zaman kaldı. Üst üste çok seçim oldu. Muhalefet partileri basında ne kadar kendine yer bulabilecek. Sivil toplum örgütlerinde önlerine kurulan siyasal barajları nasıl yıkacak, bunları düşünüyoruz. Bu seçimde il derneklerimizle, sivil toplum örgütlerimizle bir araya gelerek koalisyon neden kurulmadı, memleketin sorunlarının nasıl aşılacağını anlatacağız. Bu seçim çalışmalarıyla Milliyetçi Hareket Partisi’nin oylarını daha yukarılara taşıyacağını görüyoruz."
Sarul, Hürriyet gazetesi yazarı Ahmet Hakan'a yapılan saldırıyı da kınayarak, geçmiş olsun dileğinde bulundu.